Ramazan ayı ile birlikte sahur vaktinde beslenme, bizleri gün boyu ihtiyacımız olan enerjiyi karşılamak için yardımcı oluyor. Ayrıca ramazanda görülebilecek metabolizma yavaşalaması için sahurun atlanmaması gerekli. Bu öğünü yeterli ve dengeli bir şekilde geçirerek gün içinde oluşabilecek acıkma, susama durumunu azaltabiliriz. Acıkmamak için çok yemek, ihtiyaçtan fazla tüketim yapılması yapılan yanlışlardan biri. Sadece acıkma olarak değil susamaya sebep verecek çok baharatlı, yağlı besinlerden de kaçınmak gerekli. Rahat tok olarak tabir edebileceğimiz tokluk seviyesi sahur için yeterli gelmektedir. Peki sofrada neler olmalı?
Öncelikle sahurda kahvaltı öğünü gibi beslenmek hem hafif bir öğün olması hem de sağlıklı bi tercih olması için ideal. Temel protein kaynaklarından yumurta gün içerisindeki tokluk hissi için olmazsa olmaz. Haşlanmış ya da omlet gibi çeşitli şekilde sofralarınıza ekleyebilirsiniz. Bir diğer sağlıklı protein kaynaklarından peynir de yumurta gibi sizi günboyu tok tutacaktır. Yağ kaynaklarından zeytin, zeytinyağı, avokado, çiğ kuruyemişler ile birlikte mevsime uygun söğüş salatalara tabağınızda yer verebilirsiniz. Ayrıca süt, ev yapımı yoğurt, kefir de seçebileceğiniz tok tutan besinler arasında yer alıyor. Tahıl grubu olarak 1-2 dilim tam buğday ekmeği, yulaf-yulaf ezmesi ya da el kadar ölçüde ramazan pidesi de tüketilebilir.
Çay olarak açık siyah çay haricinde yeşil çay, rezene, anason, zencefil çayları gibi sindirime yardımcı bitki çaylarını da tercih edebilir. İftar ve sahur arasında su tüketimine dikkat etmeli, sahurda da ihtiyacımız kadar su tüketimini gerçekleştirmeliyiz.
Dyt. Merve DURSUN
Başakşehir Tıp Merkezi
Son güncelleme tarihi: 2 Aralık 2024